Bilen bilir: İnternette ticaret ve her türlü iş fikrine karşı fazlasıyla ilgiliyim. Teknolojinin günlük hayatımızı kolaylaştıran olanaklarına bayılıyorım, hepsini kullanmaktan yanayım. Fakat bu yazının konusu Biletix'in bilet satış ve teslimat yöntemlerinde, adeta "eşyanın tabiatına aykırı" bir biçimde, interneti kötü kullanması ve hayatımızı kabusa çevirmesi. Tersim fenadır, beğenmeyen bundan ötesini okumasın...6 Eylül, İstanbullular için çok önemli bir tarihti. U2 konseri vardı. Biletleri 2009'da satışa çıkarıldı. Taa, geçen seneden biletleri aldım. Tabii, internetin doğası gereği Biletix'ten alınan biletler sanal. Fiziki biletlerin Haziran 2010'dan sonra teslim edileceği bildirildi. Sorun yok. U2 her şeye değer...
İnternetten sanal bilet aldığınızda, biletinizi ne şekilde teslim alacağınızı umarsınız? Ya adresinize gönderilmesini istersiniz, ya etkinlik mekanından ya da belli bir Biletix gişesinden teslim almayı beklersiniz, değil mi? Eskiden Biletix'ten böyle bilet alınıyordu. Festivale bilet mi aldınız? Konser salonu ya da sinema gişesinde Biletix masası olurdu, biletinizi girişte teslim alırdınız. Ayrıca self servis kiosk'lar vardı. Kredi kartınızı makineye okuttuğunuzda o kredi kartı ile alınan biletleri kendiniz bastırabiliyordunuz. Nedenini bilmiyorum, bu uygulama kaldırılmış. U2 konseri için biletleri etkinlik mekanında teslim etmeyeceklerini ve en geç 5 Eylül'e kadar Biletix gişelerinden alınması gerektiğini duyurdular. Biletix gişeleri nerede? Cehennemin dibinde... Forum İstanbul, Capacity, İş Kuleleri, Cevahir AVM, Beylikdüzü Carrefour, Merter Migros vs. alışveriş merkezlerinin içinde.
İnternetten bilet alma işinin bu kadar zahmetli olduğunu tahmin edemediğimden ve bilet için hizmet bedeli üstüne bir de kurye ücreti ödemek istemediğimden, yolum Cevahir'e düşerse diye bu işi "bilinmeyen bir zamana" ertelemiştim... Yumurta kapıya dayandığında yolumu biraz zorlayarak Cevahir AVM'ne düşürdüm. Biletix gişesine gittim bir de ne göreyim? Ucu bucağı görünmeyen bir kuyruk. Neden? Çünkü Dünya Kupası var, herkes basket maçı bileti almaya gelmiş. Benim gibi son dakikaya kalmış U2'cular, çocuğuna eğlence bileti almaya gelmiş ana-babalar... Biletix'in kimseye ayrıcalık tanıdığı yok, herkese eşit miktarda ızdırap... Madem sıra bekleyecektik, neden bilet başına 9 TL fazladan hizmet bedeli ödedik?
"İşini son dakikaya bırakırsan, olacağı budur" mu diyorsunuz? Öğrendiğime göre Biletix'te hep böyleymiş... Sabah da gelseniz, akşam da gelseniz hep sıra oluyormuş, çünkü çok etkinlik, az sayıda gişe var. Üstelik parasını önceden ödemiş olmanıza rağmen bilet alırken kimlik kontrolü, kredi kartı kontrolü falan gibi işlemler yüzünden biletinizi öyle hop diye hemen alamıyorsunuz.
Benim alışık olduğum bilet alma sistemini anlatayım size: İnternetten etkinliğinizi, gün ve saatini seçiyorsunuz, koltuk seçiyorsunuz, kredi kartınızla (veya cep telefonunuzla) ödemenizi yapıyorsunuz. Sanal biletiniz için oluşan kodu isterseniz kendi yazıcınızdan print ediyorsunuz ama şart değil. Etkinlik mekanına gittiğinizde burada bilet makinesi var, sıra falan yok. Makineye satın alma yaptığınız kredi kartınızı okutuyorsunuz. Sistem sizi tanıyor ve satın almış olduğunuz biletleri gösteriyor. "Hangisini print etmek istersin?" diye soruyor. O anda hangi filme veya konsere gidecekseniz onu işaretliyorsunuz, hop biletiniz makinenin öbür ucundan çıkıyor. Bu kadar... Bütün bu hizmet için ödediğiniz bedel, bilet başına 1,5 TL. Biletinizi önceden almak isterseniz, etkinlik mekanları dışında Gloria Jeans kafeler ve D&R'larda da bilet makineleri var. Bu anlattığım elbette Mybilet'in sistemi. Biletix'in bunu akıl edemiyor olduğunu sanmıyorum. Kar-zarar, operasyon... mutlaka başka hesapları vardır.
İnternet üzerinden bir şey satın alıyorsanız, hayatınızı kolaylaştırmasını beklersiniz, size ekstra zahmet vermesini değil. Biletix, internet üzerinden hizmet veriyorsa mottosu "kolaylık ve hız" olmalı. Aksi takdirde kusura bakmasın ama bu işi beceremiyor demektir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder